carsamba gunu istanbula aksesuar almak için yola çıktık. ömrümün en uzun istanbul yolculuğundan sonra rize bayisi muhammed abiyle buluştuk. selahattin bey ve muhammed abinin eniştesi erol abi 4 ümüz akşama kadar tophane-istoç aksesuarları hallettik. ve gece uçağıyla döndük.
dün sabah iş görüşmesi yaptık 2-3 tane. peşine faktör inşaatın sahibi levent ve arda ile leventin ofise gittik çay içtik. shelle geldim hidayet bey hesabından para cekilmiş bankaya gitti dediler. apar topar bankalara gidip hesapları dondurdum. tüm gün bunlarla cebelleşirken izmirden ablamdan bir telefon bunu da unutturdu. yeğenimin lösemisi tekrar nüksetmişti. 2 senedir tedavi görüyordu. daha geçen hafta formasını giyinip çantasını takıp odama gelmişti. bak dayı beğendin mi diye sormuştu. şimdi herşey uçtu gitti. tekrar kemoterapi başlayacak , sıkıntılı günler, sabretmemiz gereken günler tekrar kapımızda.
akşama da duydum ki bir aracımızın kabloları yanmış. çekici üstünde geldi gözümün önüne. 3 aracımız kazalı. tek araçla koca samsunun sevkıyatını bilmiyorum nasıl halledecez.
akşam eve dönerken batı parkta durup yeni fotoğraf makinemle denemeler yapıp yoldan bi dürüm alıp öyle geçtim.
Allahdan herşeyin hayırlısı....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder